masallar masallar

Istanbul, Türkiye
En büyük şansımdı belki de henüz kirlenmemiş bir sahil kentinde doğup büyümek. sanayisi vardı, havası kirliydi, denizi kirliydi ama bunlara inat insanları hala temizdi. Kendilerine has bir şekilde konuşur, oralı olmakla gurur duyar, tüm büyük şehirlere kafa tutarlardı.Onların içinde büyüdüm işte ben... Ama "biz büyüdük ve kirlendi dünya"...benim şehrim kirlenirken ben onu geride bırakıp büyük şehirlere, hayallerime doğru yola çıktım.çok çalışmadan ulaştığım başarılarımın tadını çıkarmaya başladım. okudum, gezdim, eğlendim... sonra o da kesmedi, daha çok okumak daha çok çalışmak, daha çok gezmek eğlenmek için daha büyük bir şehre geldim. ve orda soluklanıyorum artık. ya da daha çok yoruluyorum bilmiyorum. Belki yarın daha büyük bir şehir bulur oraya çeviririm pusulamı. Hiç bir yere ait hissetmiyorum kendimi. Neresi sıla bize, neresi gurbet...

1 Şubat 2010 Pazartesi

Başkalaşan Aşk

adini anmak güzeldi
dost agizlarda sana dair cümlelerin islatilmasi..
adini anmak.
yüksek sesle, kimsesiz gecelerin düssel avuntularina
sirt çevirip senden söz açmak.
biraz gülünç, biraz sitemkar..
güzeldi...
adinin türkçedeki yankisi özeldi...
Seninle yogurt yemek, kendi Kanlicanli, sülalesi
Kandilli yogurtçunun mekaninda.
Denize amors durup, yüzüne
cepheden bakmak günesli bir mavilikle.... güzeldi..

ipe sapa konuslanmaz bahanelerle elini tutmak, yüzünde
yüz yillik bir hasreti gidermek güzeldi...
Güzeldi'li geçmis zamanlari düsünüyorum simdi...
Cümlelerimiz öznesiz.. Umursayan yok Kanlica'daki yogurdu...
Ve esikteki öpücük, tarih bilinci olmayan bir askin mührüdür artik....

YILMAZ ERDOGAN

Hiç yorum yok: